Oscar Kazanan Japon Filmleri (1)

Japonların ilk Oscar Kazanan Akira Kurosawa imzalı filmi..

Henüz üniversite yıllarında iken hayatımı derinden etkileyen bir film izlemiştim. Senaryosu yazıp bir de filmi yöneten Takeshi Kitano‘nun harika filmi Dolls, benim belki de Japonya ile ilk dokunuşumdur. Elbette 2000’lerin başında bir Japon ile evleneceğim aklıma gelmezdi. Ama görselliği ve dramatik dokusu ile alışılagelmiş Avrupa ve Amerikan filmlerindeki bu film ile Japon filmlerini sever, beğenir ve takip eder oldum diyebilirim. Yabancı Dilde En İyi Film Oskarı kazanmış filmlere burada kısaca değinmek istedim. Umarım ömrümüz yeter de Yasu’da bir gün Yabancı Dilde En İyi Film Oskarını kazanacak  Türk filmlerini yazabilir. :(

 

  1. Rashomon (1951) Onur Ödülü
  2. Jigokumon (1954) Onur Ödülü
  3. Miyamoto Musashi (1955)
  4. Sen to Çhihiro No Kamikakushi (2001) En İyi Anime
  5. Okuribito (2008) Yabancı Dilde En İyi Film Ödülü
  6. Hayao Miyazaki (2015) Onur Ödülü

Bu ödül listesi sanırım bize Japon filmleri hakkında bir fikir verecektir. 6 ödülün 4’ü onur ödülü olması sahiden sinema dünyasında önemli bir yerde olduklarının kanıtı.

Japon sineması denince aklıma gelen ilk isim sanırım Akira Kurusawa. Kızıl Sakal, Gizli Kale, Kanlı Taht, Yedi Samuray… sanırım Akira Kurusawa filmi izlemeyen yoktur. Rashomon Japonya’ya ilk Oscar helkelciğini üstelik onur ödülü alarak getiren Akira Kurusawa filmidir. Film insanların zaafları ve buna rağmen  geleceğe duyulabilecek umutu anlatır. Zaten film yağmurla başlar, güneşle biter bu sebepten. ‘İnsanoğlu zayıftır, yalan söyler. Hatta kendine bile!’ sözü bence film hakkında yeterince fikir veriyor. Baştan sona mesaj içekilidir.

Filmin konusu şöyle..  12. yüzyıl Japonyasında tecavüz ve öldürme vakasının 4 farklı şahitten ayrı ayrı anlatılır. Hatta bu şahitlerden biri ölüdür! Ve belki de en güzel taraf da seyirciye olayın hakimi rolünün verilmiş olmasıdır. İnsan psikolojisini çok iyi anlatır.. Ortada bir olay vardır.. Temeli aynıdır ama üstüne bina edilen gerçeklikler birbirinden farklıdır. Dövüş sahneleri çok gerçekçidir. Sopiler de vermek istemem o yüzden filmi merak edenler için trailer!

 

Jigokumon..

Yönetmenliğini Teinosuke Kinugasa’nın yaptığı film neden bilmem ülkemizde pek bilinmemektedir. Filmi ben de Ingilizce olarak izlemiştim. Çok fazla bilgi bulmak mümkün olmadığından uzun uzun anlatacağım :)

Umarım faydalı olur.

Filmin senaristi ve yönetmeni Tenosuke Kirugasa’dır. Yönetmenin en ilgi çekici taraflarından biri eski bir oyuncu olmasıdır. Kabuki denen Japon Halk Tiyatrosu’nda oyuncu olarak kariyerine başlamıştır. Bu tiyatrolarda kadınlar yer alamadığından 女形 Oyama denilen erkek oyuncular kadın rollerini üstlenirlerdi. yönetmenimiz ünlü bir Oyamadır. 1920’li yıllarda Japon sinemasında da kadınların rol alması ile birlikte Kirugasa’da yönetmenliğe geçiş yapmıştır. Bir makalede 150’nin üzerinde film yönetmiştir diye okumuştum ama ben toplamda 123 filminin ismini bulabildim. Aktör olarak ilk filmi 1918 yılındadır.. 20’ye yakın filmde rol almıştır bu yılda. Yönetmenlik koltuğuna ise 1922 yılında  Choraku no kanatae, Hibana, Niwa no Kotori, aa, Konishi Junsa, Aru Shinbun Kisha No Shuki olmak üzere 5 film ile oturmuştur. 1896 yılında doğan Tenosuke Kirugasa, 1982 yılında vefat etmiştir.

 

Jigokumon Japonya’nın ilk renkli filmi olması açısından önemlidir. 1953 yılında da Cannes’i kazanmıştır.

Film 1160 yılında gerçekleşen bir darbe ve bir samurayın evli bir kadına olan aşkını konu edinir. Darbe başarısız olur ve sadık samuray Moritoo Endô’ya isteği sorulur. Moritoo Kesa’yla evlenmek ister ama kadın zaten evlidir. Filmi ikiye ayırmak mümkün. İlk bölümünde görsel olarak dönemin şartlarına göre gerçekten iyi kurgulanmış savaş sahneleri damgayı vurur. Zaten filmin açılış sekansı savaş sahneleri ile başlar. Savaş bittikten sonra ise ikinci bölüm sevgi, fedakarlık ve kader örüntüsü 3 ana karakter etrafında şekillenir. Bence filmin o dönemde büyük ilgi uyandırmasının sebepleri filmde işlenen fedakarlık, sevgi ve bazı hislerin inanılmaz tezatlığı batı seyircisi için çok yeni olması. Elbette rengarenk ve görsel şölenli Japon mistik öğeler de filmin başarısını daha görünür hale getirdi. Görsel şölen kısmına özellikle dikkat çekmek istiyorum çünkü film en iyi kostüm ödülünü de kazanmıştır.  İşte bu noktada Sanzo  Wada’ya ayrıca değinmek gerekiyor. Sanzo Wada kimdir? Kendisi grafiker ve ressamdır. Aynı zamanda da 1954 yılında en iyi kostüm Oscar’ını kazanmış Japon sanat yönetmenidir. Google’de eserlerini bulmak mümkün.. Kesinlikle adını bugüne duyurmasını hak edecek çalışmaların sahibi.. Saygı ile eğiliyorum..

Filmi merak edenler için

Miyamoto Musashi (1955)

Efsanevi Japon savaştı ve kılıç ustası Miyamoto Musashi’nin hayatını anlatır. Aslında film bir üçleme. Miyamoto 1584 ile 1645 yılları arasında yaşamış. Birçok düelloya girmiş ve kazanmış bir kılıç ustadır. Ölümünden sonra bir çok efsane ortaya çıkmıştır. Havada ve suda yürümesi, insan ötesi gücü bunlardan bazılarıdır. Mürid uçurur lafını doğrulayan efsaneler :)) Musashi hakkında 36 film ve bir de dizi çekilmiştir. Bir çok da kitap çıkmıştır. Ancak bunların içinde en özeli Hiroshi Inagaki’nin yönetmenliğini yapıtğı filmdir. Zira bu film Oscar’ı getirmiştir. Filmin en etkileyici lafı bence ‘10000 tane şeyi bilmektense 1 şeyi çok iyi bilmek daha iyidir’ Ayrıca hayat felsefesini ve kılıç ustalığını anlattığı üç kitabı ile de bilge bir kişiliktir kendisi.. Beş Çember kitabı da Türkçe’ye çevrilmiştir. Usta kitabı hakkında şöyle der,”stratejiyi öğrenmek isteyenler için bir rehber”

Daha çok karakter hakkında yazmış oldum ama film de onun efsanevi hayatını anlatıyor nasılsa…

Arka arkaya gelen bu üç Oscar Japon sinemasını dünya devleri arasına sokmuştur.

 

Arka arkaya gelen bu üç Oscar Japon sinemasını dünya devleri arasına sokmuştur.

İlk üç filmi diğerlerinden ayırmak istedim. Yazının ikinci bölümünü de ekleyeceğim..

 

(132 Posts)

4 thoughts on “Oscar Kazanan Japon Filmleri (1)

    1. Fatma Post author

      Pardon ne söylemek istediğinizi anlayamadığımız için sorunuzu cevaplandıramıyoruz ne yazıkki..

      Reply
    1. Fatma Post author

      Evet, Japon kültüründe cenaze evi çok önemli bir kültüre sahip. Bizim kültürümüzün aksine herşey çok düzenli ve dingin..

      Reply

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *